İHALENİN FESHİ DAVASINI KİMLER AÇABİLİR

İHALENİN FESHİ DAVASINI KİMLER AÇABİLİR

T.C.

Yargıtay

12. Hukuk Dairesi

2019/6019 E.

2019/6816  K.

MAHKEMESİ: İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme-kararının onanmasını mutazammın 27/12/2016 tarihli, E:2016/17190; K:2016/26146 sayılı daire-ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki şikayetçi tarafından istenmiştir. Bunun üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiştir. Dava dosyası için Tetkik-Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm-belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü.

Karar

Şikâyetçi üçüncü kişinin icra mahkemesine yapmış olduğu başvuruda;

Haciz alacaklısı olduğu halde tarafına satış ilanının tebliğ edilmediğini ileri sürerek 02/11/2015 tarihli taşınmaz ihalesinin feshini talep etmiştir. Mahkemece, satış karar tarihi itibari ile haciz alacaklısı ilgililerin belirleneceği ve şikayetçinin satıştan evvel 27/10/2015 tarihinde ihaleye ilişkin şikayette bulunarak ihaleden haberdar olduğu gerekçesi ile istemin reddine karar vermiştir. Verilen bu karar Dairemizce onanmıştır.

İlgili Mevzuat

İİK’nun 134.maddesinin 2. Fıkrasına göre İhalenin feshini isteyebilecek kişiler şunlardır:  Borçlar Kanunu’nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere,

  • Yalnız satış isteyen alacaklı,
  • Borçlu,
  • Tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler,

yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikayet yolu ile ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde isteyebilirler. İlgililerin ihalenin yapıldığı ana kadar cereyan eden muamelelerdeki yolsuzluklara en geç ihale günü ıttıla peyda ettiği kabul edilir. İhalenin feshi talebi üzerine tetkik icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar. Taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir. Talebin reddine karar verilmesi halinde icra mahkemesi davacıyı feshi istenilen ihalenin bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkûm eder.

Satış ilanı tebliğ edilecek ve ihalenin feshini isteyebilecek ilgililer, satış kararının verildiği tarih itibariyle belirlenir. Bu tarihten sonra tapuya şerh konulması, lehine şerh konan kişiye, satış ilanının tebliğ edilmesini gerektirmeyeceği gibi, bu kişiye ihalenin feshi talebinde bulunma hakkını da vermez.

Bu husus mahkemenin de kabulündedir.

Öte yandan, İİK’nun 127. maddesi gereğince, taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin tapu sicilindeki ilgiliye tebliğ edilmesi gerekmektedir. Satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi halinde ilgilinin satışa hazırlanabilmesi için satıştan makul-bir-süre önce haberdar olması gerekir.

Yargıtay’ın Değerlendirmesi

Somut olayda, takip dosyasının incelenmesinde, ihaleye konu taşınmaz hakkında 27/08/2015 tarihinde satış kararı alındığı görülmektedir. Ayrıca 09/07/2015 ve 04/08/2015 tarihli haciz müzekkereleri ile tapu kayıtlarına şikayetçi …Gün Gıda…A.Ş. lehine iki adet haciz kaydının işlendiği anlaşılmıştır. Buna göre haciz kararları, satış kararından önce tapu kaydına işlendiğinden, haciz alacaklısı şikâyetçi, İİK’nun 134/2.Maddesinde belirtilen ilgililer arasındadır. Kendisine (varsa vekiline) satış ilanının tebliği zorunludur.

Ancak, şikayete-konu-ihale, 02/11/2015 tarihinde yapıldığı halde, satış-ilanı tebliğ edilecek ilgililer kapsamında şikayetçiye yer verilmediği, ilanın tebliğine yönelik işlem yapılmadığı görülmektedir. Buna ilişkin olarak Kocaeli 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2015/523 Esas sayılı dosyasındaki 27/10/2015 tarihinde ve ihaleden 6 gün önce yapılan şikayet de satışın makul süre önce öğrenildiğini ispata yeterli değildir.

O halde, mahkemece şikâyetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Dairemizce hükmün belirtilen nedenle bozulması gerekirken, onandığı anlaşılmakla, şikâyetçinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.

Sonuç

  • Şikâyetçinin karar düzeltme isteminin kabulü ile
  • Dairemizin 27/12/2016 tarih ve 2016/17190 Esas – 2016/26146 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına,
  • Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 18/04/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.