KAT KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ NEDENİYLE MÜTEAHHİT HİSSESİ HACZEDİLEMEZ

KAT KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ NEDENİYLE MÜTEAHHİT HİSSESİ HACZEDİLEMEZ

T.C.

YARGITAY

12. Hukuk Dairesi

2012/7691 E.

2012/26214 K.

Mahalli mahkemece verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız takipte alacaklı, borçlunun şikayetçi arsa sahibi ile yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği, borçluya gelecekte isabet edecek hisse üzerine haciz koydurmuştur. 3. kişi şikayetçi taşınmazına konulan haczin kaldırılmasını ve satış işlemlerinin dur­durulmasını talep etmiş, istem mahkemece reddedilmiştir.

İcra takibinin sürdürülmesi sırasında taşınmazların haczedilmesi için, bunların haciz tarihinde takip borçlusunun adına tapuda kayıtlı olması zo­runludur. İcra müdürü bu saptamayı yaptığı takdirde taşınmazı haczedebilir (HGK’nın 07.04.2004 tarih ve 2004/12-210 E.-2009/208 K.). İcra müdürünün anılan kurala aykırı işlemi, tapu kaydının niteliği gözetildiğinde, İİK’nın 16/2. maddesi gereğince süresiz şikayete tabidir. Haciz tarihinde takip borçlusu olmayan kişi adına tapuda kayıtlı taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması istemi, şikayet niteliğinde olup, inceleme icra mahkemesinde yapılmalıdır (HGK’nın 13.06.2001 tarih, 2001/12-461 E.-2001/516 K.).

Haciz tarihi olan 16.03.2011 tarihinde taşınmaz maliki şikayetçi üçüncü kişi olup, bu taşınmaz üzerinde ileride borçlu lehine doğacak bir hakkın haczi mümkün değildir. Başka bir anlatımla müteahhidin borcu için, kat karşılığı inşaat sözleşmesi nedeni ile yapılacak inşaatta müteahhide isabet edecek hisseler bu aşamada haczedilemez (HGK’nın 13.06.2001 tarih ve 2001/12-461 E.-2001/516 K. sayılı kararı). Borçlu ile şikayetçinin düzenlediği kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak, ileride koşullar tahakkuk ettiği takdirde, borçlu adına tescili yapılacak yer için haciz konulması usulsüzdür. Şikayetçinin tapu kaydı maliki olması nedeniyle şikayette hukuki yararı bulunmaktadır.
O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile ileride doğması muhtemel hakka dayalı şekilde, üçüncü kişinin malik olduğu taşınmazın tapu kaydına konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken istemin reddi yö­nünde hüküm tesisi isabetsizdir.

S o n u ç: Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nın 366. ve HUMK’nın 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.