HURDACI OLAN SANIĞIN SİCİLİNİN BOZUKLUĞU SEBEBİ İLE GÜN PARA CEZASININ ALT SINIRDAN UZAKLAŞILMASI-BOZMA

HURDACI OLAN SANIĞIN SİCİLİNİN BOZUKLUĞU SEBEBİ İLE GÜN PARA CEZASININ ALT SINIRDAN UZAKLAŞILMASI-BOZMA

YARGITAY CEZA GENEL KURULU

2017/1022 E.

2019/628 K.

....................................

Yerel Mahkeme ise 09.12.2015 tarih ve 692-630 sayı ile; "...5237 sayılı TCK'nın 52/2. maddesinde en az 20 TL en fazla 100 TL olan bir gün karşılığı adli para cezasının miktarı, kişinin ekonomik durumu ve diğer şahsi hâlleri göz önünde bulundurularak takdir edilecek hükme bağlanmıştır. Yasa maddesine göre, adli para cezasının miktarı takdir edilirken sanığın yalnızca ekonomik hâlleri gözetilmeyecektir. Bozma gerekçesi ise yalnızca sanığın ekonomik hâlini esas almıştır. Hâlbuki sanığın adli sicil kaydı incelendiğinde, çok sayıda suç kaydı olduğu, dolayısıyla suç işlemeye eğimli olduğu, bu hâli ile sosyal ve şahsi hâli dikkate alınarak cezaların caydırıcılık ilkesinden hareketle adli para cezasının bir gün karşılığı 20 TL değil 40 TL olarak takdir edilmiştir. Öte yandan anılan Yasa 01.06.2016 tarihinde yürürlüğe girmiş olup suç tarihi ise 06.11.2011'dir. Yani Yasa'nın çıktığı tarihten itibaren 5,5 yıl gibi bir süre sonra suç işlenmiştir. Ülkenin ekonomik koşulları, paranın alım gücü, enflasyonist ortam ve (geçmişinde çok sayıda suç kaydı bulunan sanığın kişiliği ve sosyal durumuna göre) cezanın caydırıcılık ilkeleri dikkate alındığında hükmedilen cezanın fazla olmadığı açıktır. Nitekim anılan 52. maddenin gerekçesinde de 'Özellikle enflasyon nedeniyle Türk parasının değerinin düşmesi karşısında para cezalarını arttırmak için sık sık yapılan yasa değişiklikleri de uygulamada çeşitli sorunlara yol açmaktadır. Bu sorunların giderilmesi için para cezasının miktarının belirlenmesinde 'memur maaş kat sayısı' veya 'yeniden değerleme oranı' gibi ölçütlerin dikkate alınması ise ceza hukuku ilkeleri ile bağdaşmamaktadır.' denilmiştir. 5237 sayılı TCK'nın 1. maddesinde de suç işlenmesinin önlenmesi, ceza yasasının amaçları arasında sayılmıştır. Çok sayıda sabıkası olan sanık için verilen ceza miktarı Yasa'nın 1. maddesindeki 'suç işlenmesinin önlenmesine dair' amacına da uygundur.

............................

Bu bilgiler ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde; Sanığın sosyal ve mali durumuna ilişkin 02.02.2012 tarihli tutanakta, sanığın araştırma tarihi itibarıyla herhangi bir işte çalışmadığı, bekâr olan sanığın ailesiyle birlikte yaşadığı ve geçiminin babası tarafından sağlandığı, üzerine kayıtlı menkul veya gayrimenkul mal bulunmadığının tespit edildiği, sanığın Kollukta çaycı olduğunu ve aylık ortalama 500 TL kazandığını, Mahkemede ise hurdacı olduğunu ve aylık ortalama 600 TL kazandığını beyan ettiği göz önüne alındığında; sanığın ekonomik durumunun, beyanından ve yapılan araştırmadan daha iyi olduğuna ilişkin herhangi bir tespite yer verilmeden ve 20 eşit taksitle ödenmesi hâlinde bile 300 TL olan aylık taksitlerin sanığın ekonomik durumuna göre fazla miktarda olduğu da gözetilmeden, temel cezanın alt sınırdan belirlenmesine rağmen "geçmişinde çok sayıda suç kaydı bulunan sanığın kişiliği ve sosyal durumu ile cezanın caydırıcılık ilkeleri" şeklindeki çelişkili ve "ülkedeki enflasyonist ortam ve ekonomik koşullar, paranın alım gücü" gibi yasal olmayan gerekçelerle doğrudan verilen adli para cezasının, bir gün karşılığı miktarının alt sınırdan uzaklaşılarak 40 TL olarak belirlenmesinde isabet bulunmamaktadır. Bu itibarla, Yerel Mahkemenin direnme kararına konu mahkûmiyet hükmünün, doğrudan verilen adli para cezasının bir gün karşılığı miktarının, sanığın ekonomik ve şahsi hâlleri ile uyumlu olmayacak şekilde 40 TL’den belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmelidir. Çoğunluk görüşüne katılmayan dört Ceza Genel Kurulu Üyesi; Yerel Mahkemece TCK'nın 52/2. maddesi uyarınca uygulama yapılırken, adli para cezasının bir gün karşılığının 40 TL olarak takdir edilmesinin isabetli olduğu görüşüyle karşı oy kullanmışlardır.

SONUÇ: Açıklanan nedenlerle;

1. Mersin 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.12.2015 tarihli ve 692-630 sayılı direnme kararına konu mahkûmiyet hükmünün, doğrudan verilen adli para cezasının bir gün karşılığı miktarının, sanığın ekonomik ve şahsi hâlleri ile uyumlu olmayacak şekilde 40 TL’den belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini isabetsizliğinden BOZULMASINA,

2. Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 24.10.2019 tarihinde yapılan müzakerede oy çokluğuyla karar verildi.