AYNI ALICININ DAHA ÖNCE YAPILAN BİRİNCİ İHALEDE SÜRDÜĞÜ PEYDEN DAHA SONRA YAPILAN İHALEDE, DAHA AZ SÜRMESİNİN İYİNİYETLE BAĞDAŞMAZ VE BU DURUM İHALEYE FESAT KARIŞTIRILDIĞININ KANITIDIR

AYNI ALICININ DAHA ÖNCE YAPILAN BİRİNCİ İHALEDE SÜRDÜĞÜ PEYDEN DAHA SONRA YAPILAN İHALEDE, DAHA AZ SÜRMESİNİN İYİNİYETLE BAĞDAŞMAZ VE BU DURUM İHALEYE FESAT KARIŞTIRILDIĞININ KANITIDIR

T.C.

Yargıtay

12. Hukuk Dairesi         

2010/8073 E. 

2010/10553 K.

    MAHKEMESİ : Kaş Sulh Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 16/07/2009
    NUMARASI : 2009/175-2009/240

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Borçlu şikayetinde, yapılan ihalenin feshini fesat iddiasına dayandırmıştır. Mahkemece ispatlanamayan devanın reddine karar verilmiştir.
    Somut olayda; ihaleye konu taşınmazın 06.03.2009 tarihinde yapılan 1. acık artırmada F. O.’ın 470.000 TL teklifte bulunduğu, Ş. K.’ında 431.000 TL teklifte bulunduğu başka teklifte bulunan olmadığından ihalenin F. O.’ta kaldığı, F.O.’ın teklif ettiği 470.000 TL bedeli yatırmaması üzerine icra müdürlüğünce 413.000 TL ile 2. teklifte bulunan Ş. K.’a teklifte bulunulduğu adı geçen bu kişinin de ihale bedelini yatırmaması üzerine düşme kararı verilip, taşınmazın İİK.nun 133. maddesine göre ihalesinin yapıldığı ve feshi istenen bu ihalede Ş.K.’ın ilk ihalede teklif ettiği bedelin çok altında 298.100 TL teklifte bulunduğu satış memurluğunca sözü edilen bedel üzerinden Ş.K.’a ihalenin yapıldığı anlaşılmaktadır. Aynı alıcının daha önce yapılan birinci ihalede sürdüğü peyden daha sonra yapılan ihalede, daha az sürmesinin iyiniyetle bağdaşmayacağı bu durumun ihaleye fesat karıştırıldığının kanıtı olduğundan mahkemece ihalenin feshine karar vermek gerekir iken aksi düşünce ile yazılı şekilde istemin reddi isabetsizdir.
    SONUÇ  : Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.