DAVACININ, DAVALIYA AİT İŞ YERİNDE “İŞE GİRİŞİNDEN ÖNCEKİ” SOSYAL PAYLAŞIM SİTELERİNDEKİ PAYLAŞIMLARININ FESİH NEDENİ OLARAK KABULÜ İLE SONUCA GİDİLMESİ HATALIDIR

DAVACININ, DAVALIYA AİT İŞ YERİNDE “İŞE GİRİŞİNDEN ÖNCEKİ” SOSYAL PAYLAŞIM SİTELERİNDEKİ PAYLAŞIMLARININ FESİH NEDENİ OLARAK KABULÜ İLE SONUCA GİDİLMESİ HATALIDIR

TC

9. Hukuk Dairesi         

2018/2116 E.   

2018/21381 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 24. HUKUK DAİRESİ

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesinin red kararına karşı davacı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi davacı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi'nin kararı süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    YARGITAY KARARI

    A)Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin, davalı iş yerinde 05/03/2015-25.03.2016 tarihleri arasında reklam satış koordinatörlüğü olarak işe başladığını, davalı işveren tarafından fesih akdinin tek taraflı olarak feshedildiğini, müvekkilinin fesih tarihi itibari ile net 3.950,00 TL. ücret aldığını ancak müvekkilinin iş akdinin haksız ve geçersiz nedenle feshedilmiş olduğunu, feshin görünürdeki nedeninin farklı, gerçek nedeninin farklı olduğunu, feshin asıl amacının müvekkilini istifaya zorlamak olduğunu ancak bu stratejilerin müvekkili üzerinde istenen sonuca ulaşamayınca, haksız fesih yolu ile iş akdinin feshedildiğini beyanla; feshin geçersizliğine, müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    B)Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının iş akdinin 4857 sayılı Yasa'nın 25/II-e bendi kapsamında, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışları sebebiyle gazetenin şöhret ve haysiyetine halel getirmesi gerekçesi ile ... 19.Noterliği 25.03.2016 tarihli ve 09609 yevmiye numaralı ihtarname ile haklı nedenle feshedildiğini, davacının iş akdinin, sosyal medyada kendi adına yönettiği Twitter, Facebook ve İnstagram hesabından yazmış olduğu bir takım yazıların devlet görevlilerine, çalışma arkadaşlarına hareket niteliği taşıyan paylaşımlar içermesi ile hem mesai saatleri içerisinde sosyal medyada gerektiğinden fazla zaman geçirmesi hem de davalı şirket içinde iş barışını bozması, işverene bağlılığa aykırı şekilde işverenin diğer çalışanları olan çalışma arkadaşlarının birlikte çalışmayı bozacak şekilde, iş yerindeki düzeni ve huzuru sarstığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    C)İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince, davalı tarafından yapılan feshin geçerli nedene dayandığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    D-İstinaf başvurusu :
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    E-İstinaf Sebepleri:
    Davacı vekili istinaf başvurusunda; davacının, ... Reklam Pazarlama Danışmanlık A.Ş.'deki işe girmeden önce sosyal medyada paylaşmış olduğu yazı ve görsellerden dolayı iş akdinin feshedildiğini; davacının iş saatleri içinde sosyal medyada paylaşımlarda bulunmadığını savunmuştur.
    F-Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
    Bölge Adliye Mahkemesince, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, ilk derece mahkemesinin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine, kararın dayandığı deliller, delillerin takdiri, karar gerekçesine göre istinaf başvuru nedenleriyle sınırlı olmak ve kamu düzeni kapsamında yapılan inceleme sonucunda, yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    G-Temyiz başvurusu :
    Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı davacı vekili tarafından süresinde, istinaf sebepleri doğrultusunda temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
    H-Gerekçe:
    Davacının, davalıya ait iş yerinde işe girişinden önceki sosyal paylaşım sitelerindeki paylaşımlarının fesih nedeni olarak kabulü ile sonuca gidilmesi hatalıdır.
    Davacının iş sözleşmesi kapsamında çalıştığı süre içerisinde mevcut üç ayrı sosyal medya paylaşımı ise tamamen düşünce özgürlüğü kapsamında olup, sözü edilen paylaşımların işyerinde olumsuzluklara neden olduğu da ispatlanamamıştır.
    Davacının iş sözleşmesinin geçerli nedene dayanmayan fesih nedeniyle davanın kabulüne karar vermek gerekirken eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Dairemizce 4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/3. maddesi uyarınca aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
    Hüküm: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
    1- ... Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi ile ... 31. İş Mahkemesinin kararlarının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
    3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi ve fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
    4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
    5.Alınması gereken 35,90 TL harçtan, peşin alınan 29,20 TL.'nin mahsubu ile, bakiye 6,70 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
    6.Davacı tarafından yapılan harca ilişkin 58,40 TL ve 219,30 TL. yargılama gideri olmak üzere toplam 273,40 TL.'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.180 TL. ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
    Dava dosyasının İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine,
    Kesin olarak 26/11/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.