TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN İŞÇİLİK ALACAKLARININ TAHSİLİ İSTEMİ - TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNİN GERİYE ETKİLİ OLARAK YÜRÜRLÜĞE KONULABİLMESİ

TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN İŞÇİLİK ALACAKLARININ TAHSİLİ İSTEMİ - TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNİN GERİYE ETKİLİ OLARAK YÜRÜRLÜĞE KONULABİLMESİ

T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
2022/7252 E.
2022/8582 K.
30.6.2022 T.

TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN İŞÇİLİK ALACAKLARININ TAHSİLİ İSTEMİ ( İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak TİS Hükümlerinden Yararlanmaya Başlayan Yahut Alt İşveren Nezdindeki TİSnin Bitimini Müteâkip Kanun Gereği Kendiliğinden Yararlanmaya Başlayan İşçilerin Aynı Dönem İçinde Bir Başka TİSnden Yararlanmayı Talep Etmelerinin 375 Sayılı KHK Gereği Mümkün Olmadığı )

TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNİN GERİYE ETKİLİ OLARAK YÜRÜRLÜĞE KONULABİLMESİ ( Kural Olarak Mümkün Olsa da Sonraki TİS Hükümlerinin Geriye Etkili Olabileceği En Erken Sürenin Önceki TİSnin Bitim Tarihi Olduğu - Sürekli İşçi Kadrosuna Geçirilen İşçiler Yönünden Yapılacak Değerlendirmede Bu İlkeden Ayrılmayı Gerektiren Bir Durum Bulunmadığı/ Olayda İşçilerin Kadroya Geçirildikleri İşyerinde Yürürlükte Bulunan Bir TİSnden Yararlanabilmeleri İçin En Erken Tarihin Her Hâlükârda 01.11.2020 Tarihi Olacağı )

TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNDEN YARARLANMA TARİHİ ( En Erken 01.11.2020 Tarihinde Mümkün Olabileceği Gözden Kaçırılarak Hüküm Kurulmasının İsabetsiz Olduğu - 01.11.2020 -31.12.2020 Tarihleri Arasındaki Dönem Yönünden ise Taleplerin 6356 Sayılı Kanun'da Öngörülen Prosedüre Uygun Olarak Bağıtlanan TİS İçin Sözleşmeden Yararlanmanın Sendika Üyeliği ve Aidat Ödeme Gibi Belirli Şartlara Tabi Olduğu Gözden Kaçırılmadan ve Varsa İşverence Yapılan Ödemeler Dikkate Alınarak Değerlendirileceği )

FAİZ TALEBİ ( Talep Edilen Alacaklar İçin Dava ve Islah Dilekçesinde Bankalarca Uygulanan En Yüksek Mevduat Faizi Talep Edilmesi Karşısında İlk Derece Mahkemesi Kararında Kabul Edilen Alacaklara Dair En Yüksek İşletme Kredisi Faizine Hükmedilmesinin Taleple Bağlılık İlkesinin İhlali Niteliğinde Olduğu - Toplu İş Sözleşmesinden Kaynaklanan İşçilik Alacaklarının Tahsili İstemi )

TALEP BULUNMAMASINA RAĞMEN VARMIŞ GİBİ HÜKÜM KURULMASI ( Dava ve Islah Dilekçesinde Talep Edilmemesine Rağmen İlk Derece Mahkemesi Kararının Gerekçe Kısmında Gece Ücreti ile Fazla Çalışma Ücreti ve Vardiyalı Çalışma Ücretine Dair Talep Mevcutmuş Gibi Gerekçe Oluşturulmasının Hatalı Olduğu - Toplu İş Sözleşmesinden Kaynaklanan İşçilik Alacaklarının Tahsili İstemi )

KHK-375/m. Geç. 23

ÖZET : Dava, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacaklarının tahsili istemine ilişkindir. İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi Hükümlerinden yararlanmaya başlayan yahut alt işveren nezdindeki toplu iş sözleşmesinin bitimini müteâkip kanun gereği kendiliğinden yararlanmaya başlayan işçilerin, aynı dönem içinde bir başka toplu iş sözleşmesinden yararlanmayı talep etmeleri, 375 Sayılı KHK gereği mümkün değildir.

Bir toplu iş sözleşmesinin geriye etkili olarak yürürlüğe konulabilmesi kural olarak mümkün olsa da sonraki toplu iş sözleşmesi hükümlerinin geriye etkili olabileceği en erken süre önceki toplu iş sözleşmesinin bitim tarihidir. Sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler yönünden yapılacak değerlendirmede de bu ilkeden ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmamaktadır.

Buna göre sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin kadroya geçirildikleri işyerinde yürürlükte bulunan bir toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmeleri için en erken tarih her hâlükârda 01.11.2020 tarihi olmalıdır.

Olayda, sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı bakımından imzalanan ve 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesinden yararlanmanın en erken 01.11.2020 tarihinde mümkün olabileceği gözden kaçırılarak hüküm kurulması isabetsizdir. 01.11.2020 -31.12.2020 tarihleri arasındaki dönem yönünden ise dava konusu talepler, 6356 Sayılı Kanun'da öngörülen prosedüre uygun olarak bağıtlanan toplu iş sözleşmeleri için sözleşmeden yararlanmanın sendika üyeliği, aidat ödeme gibi belirli şartlara tabi olduğu gözden kaçırılmadan ve varsa işverence yapılan ödemeler dikkate alınarak değerlendirilmelidir.

Talep edilen alacaklar için dava ve ıslah dilekçesinde bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi talep edilmesi karşısında İlk Derece Mahkemesi kararında kabul edilen alacaklara dair en yüksek işletme kredisi faizine hükmedilmesi taleple bağlılık ilkesinin ihlali niteliğinde olup isabetsizdir.

Ayrıca dava ve ıslah dilekçesinde talep edilmemesine rağmen İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçe kısmında gece ücreti, fazla çalışma ücreti ve vardiyalı çalışma ücretine dair talep mevcutmuş gibi gerekçe oluşturulması hatalıdır. Açıklanan tüm bu nedenlerle kararın bozulması gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki işçilik alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR : I. DAVA

Davacı vekili, müvekkilinin,.... Sağlık-İş Sendikası ile davalı işverenin üyesi olduğu.... Kamu İşverenleri Sendikası (...İS) arasında 10.08.2020 tarihinde imzalanan ve 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesi kapsamında bulunduğunu, buna rağmen toplu iş sözleşmesinden yararlandırılmayarak ücretinin eksik belirlendiğini ve bir kısım haklarının eksik ödendiğini veya hiç ödenmediğini ileri sürerek, ücret zammı, ikramiye, arabuluculuk maktu vekâlet ücreti, genel tatil ücreti, iyileştirme zammı, ek ödeme, ilave tediye, yemek, yol, sosyal yardım ve giyim yardımı alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davalının temerrüde düşürülmediğini, alacak kalemlerine faiz işletilmeyeceğini, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, alacak kalemlerinin her biri açısından arabuluculuk süreci işletilmesi gerektiğini, sürekli işçi kadrosuna alınan işçilerin ücret ile mali ve sosyal haklarının Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitimine kadar bu toplu iş sözleşmesinin uygulanması suretiyle oluşan ücret ile diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamayacağının düzenlendiğini, 12.04.2018 tarihinde yayımlanan bu toplu iş sözleşmesinin hükümlerinin geçici 23. madde kapsamındaki idareler için 31.10.2020 tarihine kadar uygulanmasının kararlaştırıldığını, dolayısıyla 696 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 Sayılı KHK) gereğince sürekli işçi kadrosuna geçirilen kişilerin bağlı oldukları toplu iş sözleşmesinin 31.10.2020 tarihinde sona ermesiyle birlikte 01.01.2019 - 31.12.2020 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesinin uygulanmasına başlanılacağını, davacının sendikal haklardan yararlanmasının koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması gerektiğini, davacıya hak ettiği alacaklarının ödendiğini, toplu iş sözleşmesinden kaynaklı hak ettiği tüm alacakların bordrolara yansıtılarak ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesi'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamına alınan 01.01.2019 - 31.12.2020 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesinin ilgili maddeleri göz önüne alınarak düzenlenen bilirkişi raporunun usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesi'nin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taleplerin zamanaşımına uğradığını, davanın kısmi dava türünde açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, eksik incelemeyle düzenlenen bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm tesisinin hukuka aykırı olduğunu, davacının 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname (375 Sayılı KHK) kapsamında kamuda sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini ve belirsiz süreli iş sözleşmesi imzalandığını, bunun yanı sıra, işçi statüsüne geçirilen işçilerin ücret ile diğer mali ve sosyal haklarının belirlenmesinde esas alınacak, Yüksek Hakem Kurulunca karara bağlanmış ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesi hükümlerinin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından 12.04.2018 tarihinde yayımlandığını, yayımlanan bu toplu iş sözleşmesi hükümlerinin 375 Sayılı KHK' nın geçici 23. maddesi kapsamındaki idareler için 31.10.2020 tarihine kadar uygulanmasının kararlaştırıldığını, 31.10.2020 tarihinden sonra, Öz Sağlık İş Sendikası ile TÜHİS arasında 10.08.2020 tarihinde imzalanan ve 01.01.2019 - 31.12.2020 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesinin uygulanmasının mümkün olduğunu, 10.08.2020 imza tarihli toplu iş sözleşmesinden yararlanılmasının ön koşulunun ise 17 numaralı "sağlık ve sosyal hizmetler" işkolunda çalışmak olduğunu, 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 Sayılı Kanun) geçici 7. maddesinde "... Birinci fıkra kapsamında yeni tescil edilen işyerlerinden bildirilen işçiler, bu madde kapsamındaki idarelerde geçiş işleminden önce alt işveren işçileri için Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve en son sona erecek olan toplu iş sözleşmesinin sona ermesiyle birlikte 4. maddeye uygun şekilde Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilir." hükmünün düzenlendiğini, davacının iddia ve taleplerinin haksız olduğunu, sendika üyelik aidatlarının ödenip ödenmediğinin, sendika üyeliğinin ne zaman bildirildiğinin araştırılmadığını, bilirkişi raporunun hatalı hesap içerdiğini, faiz tür ve başlangıç tarihlerinin hatalı belirlendiğini, İdarece yapılan ödemelerin dikkate alınmadığını, kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesi'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile... Sağlık-İş Sendikası ve ...İS arasında imzalanan, 10.08.2020 imza tarihli toplu iş sözleşmesinin, eldeki davanın taraflarını bağladığı, bu toplu iş sözleşmesinin 4. maddesi, 6356 Sayılı Kanun'un 39. maddesi, davacının sendika üyelik tarihi ve ihtilaf konusu dönemde çalıştığı işyerinin girdiği işkolu gözetildiğinde, yürürlük süresinin başlangıcı olan 01.01.2019 tarihinden itibaren davacının bu toplu iş sözleşmesinden yararlandırılmasının gerekli olduğu, davalı işveren, 375 Sayılı KHK' nın geçici 23. maddesinin 6. fıkrasında işaret edilen "... bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin" yürürlük bitim tarihinden önce,... Sağlık-İş Sendikası ve ...İS arasında imzalanan, 10.08.2020 imza tarihli toplu iş sözleşmesinin davacı hakkında uygulanamayacağını ileri sürmekte ise de 375 Sayılı KHK' nın anılan maddesinin sürekli işçi kadrosuna geçirilme tarihinden sonra, 6356 Sayılı Kanun uyarınca usulünce imzalanan ve tarafları kapsamına alan toplu iş sözleşmesinin yürürlüğe girmesine engel teşkil etmediği, aksi yönde bir kabulün Anayasa ile güvence altına alınan toplu iş sözleşmesi yapma hakkı ile eşitlik ilkesine aykırı düşeceği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesi'nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekilince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Taraflar arasında, davacının ... Sağlık-İş Sendikası ile ...İS arasında 10.08.2020 tarihinde imzalanan ve 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesinden yararlanmasının mümkün olup olmadığı, mümkün ise en erken hangi tarihten itibaren yararlanabileceği ve buradan varılacak sonuca göre de dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı noktalarında uyuşmazlık vardır.

2. İlgili Hukuk

1.696 Sayılı KHK' nın 127. maddesiyle 375 Sayılı KHK' ye eklenen geçici 23. maddesinde belirtilen kamu idareleri ve bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar ile ve yine maddede belirtilen idarelerin merkez ve taşra teşkilatlarında, 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu ve diğer mevzuattaki hükümler uyarınca personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında yükleniciler tarafından 04.12.2017 tarihi itibariyle çalışmakta olanların, maddede öngörülen şartları taşımaları, yazılı olarak başvurmaları ve yapılacak sınavda başarılı olmaları kaydıyla sürekli işçi kadrolarına geçirilecekleri düzenlenmiştir.

2.375 Sayılı KHK' nın geçici 23. maddesinde: "Sürekli işçi kadrolanna geçirilenlerden, geçiş işlemi yapılırken mevcut işyerinin girdiği işkolunda kurulu işyerinden bildirilenlerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklan, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitimine kadar bu toplu iş sözleşmesinin uygulanması suretiyle oluşan ücret ile diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamaz. Sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerden; geçişten önce toplu iş sözleşmesi bulunmadığından kadroya geçirildiği tarihte yürürlükte olan bireysel iş sözleşmesi hükümlerinin geçerli olduğu işçiler ile geçiş işleminden önce yapılan ve geçişten sonra yararlanmaya devam ettiği toplu iş sözleşmesi bulunmakta birlikte bu madde kapsamındaki idarelerde alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitiminden önce toplu iş sözleşmesi sona eren işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklan, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesine göre belirlenir." düzenlemesi yer almıştır.

3. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca 12.04.2018 tarihinde "375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret İle Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi Hükümleri" başlığı altında "375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 23. maddesinin altıncı fıkrasında; geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin, anılan madde kapsamında yer alan idarelerce sürekli işçi kadrolarına geçirilen işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklarının belirlenmesinde esas alınacağı düzenlemiştir. Geçiş işlemleri tamamlanan işçilere idarelerce uygulanmak üzere, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak olan toplu iş sözleşmesinin ücret, mali ve sosyal haklara ilişkin hükümleri aşağıda yer almaktadır.

ÜCRET ZAMMI:

01.01.2018- 30.06.2018 tarihleri arası ücret zammı:

İşçilerin 01.01.2018 tarihinde almakta oldukları günlük çıplak ücretlerine aynı tarihten itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır. Ancak bu dönemde verilmiş bir ücret zammı varsa %4 (yüzde dört)'ten mahsup edilir.

01.07.2018- 31.12.2018 tarihleri arası ücret zammı:

İşçilerin 30.06.2018 tarihinde almakta olduklan günlük çıplak ücretlerine 01.07.2018 tarihinden itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır.

01.01.2019- 30.06.2019 tarihleri arası ücret zammı:

İşçilerin 01.01.2019 tarihinde almakta oldukları günlük çıplak ücretlerine aynı tarihten itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır.

01.07.2019- 31.12.2019 tarihleri arası ücret zammı:

İşçilerin 30.06.2019 tarihinde almakta olduklan günlük çıplak ücretlerine 01.07.2019 tarihinden itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır.

01.01.2020-30.06.2020 tarihleri arası ücret zammı:

İşçilerin 01.01.2020 tarihinde atmakta oldukları günlük çıplak ücretlerine aynı tarihten itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır.

01.07.2020- 31.10.2020 tarihleri arası ücret zammı:

İşçilerin 30.06.2020 tarihinde almakta oldukları günlük çıplak ücretlerine 01.07.2020 tarihinden itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır." açıklamasında bulunulmuştur.

4. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 Sayılı Kanun) 297. maddesinin birinci fıkrasının "c" bendinde, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri hükmün kapsaması gerektiği düzenlenmiştir.

5. 6100 Sayılı Kanun'un 298. maddesinin ikinci fıkrası; "Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz." şeklindedir.

6. 6100 Sayılı Kanun'un 26. maddesinin birinci fıkrası; "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. " şeklindedir.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı Sağlık Bakanlığı vekilinin aşağıda yer alan paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. 375 Sayılı KHK' nın ilgili hükmünün ve bu Kanun Hükmünde Kararname gereğince 31.10.2020 tarihine kadar uygulanması öngörülen toplu iş sözleşmesinin amacı; gerek alt işverenin taraf olduğu ve 31.10.2020 tarihinden önce sona erecek olan toplu iş sözleşmesinden yararlanmakta olan, gerekse alt işverenin taraf olduğu herhangi bir toplu iş sözleşmesinden yararlanmayan işçileri belli bir süre için toplu iş sözleşmesi etkisinden mahrum bırakmamaktır. Bu nedenle 02.04.2018 tarihinde 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi Hükümleri'nden yararlanmaya başlayan yahut alt işveren nezdindeki toplu iş sözleşmesinin bitimini müteâkip kanun gereği kendiliğinden yararlanmaya başlayan işçilerin, aynı dönem içinde bir başka toplu iş sözleşmesinden yararlanmayı talep etmeleri, 375 Sayılı KHK gereği mümkün değildir. Bir toplu iş sözleşmesinin geriye etkili olarak yürürlüğe konulabilmesi kural olarak mümkün olsa da sonraki toplu iş sözleşmesi hükümlerinin geriye etkili olabileceği en erken süre önceki toplu iş sözleşmesinin bitim tarihidir. Sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler yönünden yapılacak değerlendirmede de bu ilkeden ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmamaktadır. Buna göre sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin kadroya geçirildikleri işyerinde yürürlükte bulunan bir toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmeleri için en erken tarih her hâlükârda 01.11.2020 tarihi olmalıdır.

3.Yukarıda yapılan açıklama ile davacının, davalıya bağlı işyerinde, hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işveren işçisi olarak çalışmakta iken, 02.04.2018 tarihi itibarıyla 375 Sayılı KHK' nın geçici 23. maddesi kapsamında kamu bünyesinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğinin dosya kapsamından anlaşılması birlikte değerlendirildiğinde, sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı bakımından ... Sağlık-İş Sendikası ile ...İS arasında 10.08.2020 tarihinde imzalanan ve 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesinden yararlanmanın en erken 01.11.2020 tarihinde mümkün olabileceği gözden kaçırılarak hüküm kurulması isabetsizdir. 01.11.2020 -31.12.2020 tarihleri arasındaki dönem yönünden ise dava konusu talepler, 6356 Sayılı Kanun'da öngörülen prosedüre uygun olarak bağıtlanan toplu iş sözleşmeleri için sözleşmeden yararlanmanın sendika üyeliği, aidat ödeme gibi belirli şartlara tabi olduğu gözden kaçırılmadan ve varsa işverence yapılan ödemeler dikkate alınarak değerlendirilmelidir.

3. Kabule göre de talep edilen alacaklar için dava ve ıslah dilekçesinde bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi talep edilmesi karşısında İlk Derece Mahkemesi kararında kabul edilen alacaklara dair en yüksek işletme kredisi faizine hükmedilmesi taleple bağlılık ilkesinin ihlali niteliğinde olup isabetsizdir.

4. Ayrıca dava ve ıslah dilekçesinde talep edilmemesine rağmen İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçe kısmında gece ücreti, fazla çalışma ücreti ve vardiyalı çalışma ücretine dair talep mevcutmuş gibi gerekçe oluşturulması hatalıdır.

SONUÇ : Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 30.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.