MUHATABIN DİKKATSİZLİĞİNDEN KAYNAKLANAN FİİLİ İĞFAL, ALDATICILIĞIN VARLIĞINI GÖSTERMEZ

MUHATABIN DİKKATSİZLİĞİNDEN KAYNAKLANAN FİİLİ İĞFAL, ALDATICILIĞIN VARLIĞINI GÖSTERMEZ

T.C.

YARGITAY

11. CEZA DAİRESİ

2017/13029 E.

2019/8462 K.

Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 gün ve 232-250 sayılı, 09.10.2012 gün 2011/8-335 Esas 2012/1804 Sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması ve aldatma keyfiyetinin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, "muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatıcılık niteliğinin varlığını göstermeyeceği, Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 131/3 maddesindeki “Fotoğraf, nüfus ve uluslararası aile cüzdanında bu alan için ayrılmış olan çizgilerin dışına taşmayacak ebatlarda kesilerek yapıştırılır.” şeklindeki düzenleme ve suça konu nüfus cüzdanına ilişkin olarak düzenlenen, 13.06.2014 tarihli Kriminal raporunda da fotoğraf kenarlarının düzensiz kesilmiş olduğu, lamine kaplamasında kesik izlerinin bulunduğu ve ön yüz belge sathında farklı bir fotoğrafa ait kenar izlerinin bulunduğunun belirtilmesi; belge üzerinde heyetçe yapılan incelemede de bu durumun gözlemlenmesi nedeni ile belgenin görünümünün orijinal belgelerden oldukça farklılık gösterdiği, resmi belgede sahtecilik suçunun aldatıcılık unsuru gerçekleşmeyeceğinden yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanık hakkında beraat yerine yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,

Kabule göre de;

1-)Hüküm fıkrasında emanet numarasının 2013/2031 yerine “2013/390 ve 2013/551” yazılması,

2-)Dava ile ilgisi olmadığı ve yargılama giderine dair başka bir hüküm kurulduğu halde “Yapılan ( Yargılama gideri yok )TL yargılama giderinin beraat eden sanık ....hakkında yapılan masraflar çıktıktan sonra mahkum olan sanık ....'den alınarak hazineye irat kaydına,” yazılması,

3-)5237 Sayılı TCK'nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerden dolayı 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/11/2019 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.