FACEBOOK'TAKİ PAYLAŞIMA YORUM YAPAN POLİSE DİSİPLİN CEZASI HUKUKA UYGUN BULUNDU
Danıştay 2. Dairesi, ''facebook'' adlı sosyal paylaşım sitesinde, ''Polis Kürsüsü'' isimli sayfada, ''Emniyet 4 Bin Polisin Ensesinde!'' başlığı altında, Emniyet-Sen adlı sendika kurucularının meslekten ihraç edilmesi hakkında yapılan bir paylaşıma, 20/12/2012 tarihinde "Sendika tam olarak faaliyete geçtiğinden elbette EGM bunların hesabını verecek, şimdi esad gibi son günlerin tadını çıkarsın'' şeklinde yaptığı yorum üzerine disiplin cezasını hukuka uygun buldu.
Ancak yeni kanun gereğince lehe düzenleme dikkate alınarak meslekten atılma yerine davacının 24 ay uzun süreli durdurma cezasıyla cezalandırılmasını hukuka uygun buldu.
İlk derece mahkemesi iptal etmişti
Davacının ''facebook'' adlı sosyal medya sitesindeki hesabından yapılmış olan yorumun içeriğine bakıldığında, yazının içeriğinin herhangi bir hakaret içermeyen ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilecek yorum niteliğinde olduğu, dolayısıyla söz konusu yorumdan dolayı davacının disiplin cezası ile cezalandırılmasının, Anayasa hükümleri ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesi kapsamında ifade özgürlüğünün ihlali niteliğindedir.
Danıştay 5. Dairesi bu kararı bozdu
Davacı tarafından, ''facebook'' adlı sosyal medya sitesinde Emniyet-Sen adlı sendika kurucularının meslekten ihracına ilişkin bir paylaşıma yönelik yapılan yorumun; sendika kurucularına verilen disiplin cezalarını eleştirmenin ötesinde, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yönelik olarak tehdit ve hakaret içerdiği, teşkilata zarar verecek veya itibar kaybı oluşturacak ağırlıkta olduğu, bu nedenle ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez
Danıştay 2. Daire: Lehe kanunun uygulanması kararı doğrudur
Ceza hukuku kökenli bir ilke olan ancak zaman içinde hukukun tüm dallarında geçerli bir ilke olarak benimsenen lehe olan hükmün uygulanması ilkesi; işlendiği zamanın hukuki normları uyarınca suç sayılan bir fiilin sonradan yürürlüğe giren bir düzenleme ile suç olmaktan çıkarılmış bulunması veya sonradan yürürlüğe giren düzenlemenin, suçun işlendiği zaman mevcut olan düzenlemeye göre suçlunun lehine sonuçlar doğurması durumunda, failin lehine olan sonraki normun daha önce işlenmiş olan fiillere uygulanmasını öngörmektedir.
İdare hukuku alanında, kural olarak idari işlemlerin yargısal denetimi tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılmaktadır. İdari işlem niteliğindeki disiplin cezasının da tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre yargısal denetiminin yapılması gerekmekte ise de, lehe olan normun uygulanması ilkesinin disiplin cezaları yönünden de geçerli olduğunun kabulü gerekmektedir.
Dolayısıyla, fiilin işlendiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan mevzuat ile daha sonra yürürlüğe giren mevzuat hükümleri farklı ise, disiplin cezası ile cezalandırılacak olan kişilerin lehine olan mevzuat hükmü dikkate alınmalıdır.
T.C.
DANIŞTAY
İKİNCİ DAİRE
2021/8536 E.
2023/3556 K.
İSTEMİN KONUSU : . İdare Mahkemesince verilen . günlü, E:., K:. sayılı kararın bozulmasına dair Danıştay Beşinci Dairesinin 18/06/2019 günlü, E:2016/19433, K:2019/4162 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava Konusu İstem:
Dava, Tekirdağ ili, . İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde polis memuru olarak görev yapan davacı tarafından, "amir ya da üstlerinin eylem ya da işlemlerini eleştirici nitelikte söz söylemek ya da yazı yazmak" fiilini işlediğinden bahisle, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 7/D-3. maddesi uyarınca "24 ay uzun süreli durdurma cezası'' ile cezalandırılmasına ilişkin Tekirdağ Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu'nun . günlü, . sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
. İdare Mahkemesinin . günlü, E:., K:. sayılı kararıyla; davacının ''facebook'' adlı sosyal medya sitesindeki hesabından yapılmış olan yorumun içeriğine bakıldığında, yazının içeriğinin herhangi bir hakaret içermeyen ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilecek yorum niteliğinde olduğu, dolayısıyla söz konusu yorumdan dolayı davacının disiplin cezası ile cezalandırılmasının, Anayasa hükümleri ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesi kapsamında ifade özgürlüğünün ihlali niteliğinde olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Daire Kararının Özeti:
Davalı idarenin temyiz başvurusu üzerine, Danıştay Beşinci Dairesinin 18/06/2019 günlü, E:2016/19433, K:2019/4162 sayılı kararıyla, dava dosyasının incelenmesinden; davacı tarafından, ''facebook'' adlı sosyal medya sitesinde Emniyet-Sen adlı sendika kurucularının meslekten ihracına ilişkin bir paylaşıma yönelik yapılan yorumun; sendika kurucularına verilen disiplin cezalarını eleştirmenin ötesinde, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yönelik olarak tehdit ve hakaret içerdiği, teşkilata zarar verecek veya itibar kaybı oluşturacak ağırlıkta olduğu, bu nedenle ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği, davacıya isnat edilen fiilin sabit olduğu anlaşılmakta ise de, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 7/D-3. maddesinde düzenlenen disiplin cezasının, 08/03/2018 günlü, 30354 (mükerrer) sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun'un 8/4-b-5 maddesinde belirtilen disiplin cezası ile karşılaştırıldığında, 7068 sayılı Kanundaki düzenlemenin davacı lehine olduğu görüldüğünden; idare mahkemesince, davacı lehine olan düzenleme dikkate alınarak uyuşmazlık hakkında yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, dava konusu işlemin iptali yönündeki idare mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle, temyize konu karar bozulmuştur.
KARAR DÜZELTME TALEBİNDE
BULUNANIN İDDİALARI: Davalı idare tarafından; idari işlemin tesis tarihinde henüz düzenlenmemiş olan mevzuata göre işlem yapılmasının idareden beklenilemeyeceği, işlem tarihinde yürürlükte olan mevzuata göre tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI: Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK H KİMİ : .
DÜŞÜNCESİ: Karar düzeltme isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesi tarafından Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, davalı idarenin karar düzeltme isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulmasına dair Danıştay Beşinci Dairesinin 18/06/2019 günlü, E:2016/19433, K:2019/4162 sayılı kararı kaldırılarak, uyuşmazlık yeniden incelendi:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Polis memuru olan davacının, Tekirdağ ili, . İlçe Emniyet Müdürlüğü emrinde görev yaparken, ''facebook'' adlı sosyal paylaşım sitesinde, ''Polis Kürsüsü'' isimli sayfada, ''Emniyet 4 Bin Polisin Ensesinde!'' başlığı altında, Emniyet-Sen adlı sendika kurucularının meslekten ihraç edilmesi hakkında yapılan bir paylaşıma, 20/12/2012 tarihinde "Sendika tam olarak faaliyete geçtiğinden elbette EGM bunların hesabını verecek, şimdi esad gibi son günlerin tadını çıkarsın'' şeklinde yaptığı yorum üzerine hakkında disiplin soruşturmasına başlanılmıştır.
Bahse konu disiplin soruşturması sonucunda, davacının görev içinde ya da dışında amir ya da üstlerinin eylem ya da işlemlerini eleştirici nitelikte söz söylemek ya da yazı yazmak fiilini işlediğinden bahisle Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 7/D-3 maddesi uyarınca "24 ay uzun süreli durdurma" cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlem tesis edilmiştir.
Bunun üzerine temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Mülga Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 7/D-3 maddesinde yer alan, "Görev içinde ya da dışında amir ya da üstlerinin eylem ya da işlemlerini eleştirici nitelikte söz söylemek ya da yazı yazmak" fiili, 24 ay uzun süreli durdurma cezasını gerektiren eylem, işlem, tutum ve davranışlar arasında sayılmıştır.
08/03/2018 günlü, 30354 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve emniyet teşkilatı mensuplarına ilişkin disiplin kurallarını yeniden düzenleyen 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun'un 8-4-b-5 maddesinde, "Görev içinde veya dışında amir ya da üstlerinin eylem veya işlemlerini olumsuz yönde eleştirici nitelikte söz söylemek ya da yazı yazmak" fiili, 6 ay kısa süreli durdurma cezasını gerektiren fiiller arasında sayılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava dosyasının incelenmesinden; davacı tarafından ''facebook'' adlı sosyal medya sitesinde Emniyet-Sen adlı sendika kurucularının meslekten ihracına ilişkin bir paylaşıma yönelik yapılan yorumun; sendika kurucularına verilen disiplin cezalarını eleştirmenin ötesinde, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yönelik olarak tehdit ve hakaret içerdiği, teşkilata zarar verecek veya itibar kaybı oluşturacak ağırlıkta olduğu, bu nedenle ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği anlaşıldığından, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 7/D-3. maddesi kapsamında disiplin suçu teşkil ettiği açıktır.
Dava devam ederken, davacının fiiline uygulanacak disiplin cezasına ilişkin mevzuatta değişiklik olması nedeniyle uyuşmazlığın çözülebilmesi için öncelikle davacının işlediği fiile hangi mevzuat hükmünün uygulanması gerektiğinin, belirlenmesi gerekmektedir.
Ceza hukuku kökenli bir ilke olan ancak zaman içinde hukukun tüm dallarında geçerli bir ilke olarak benimsenen lehe olan hükmün uygulanması ilkesi; işlendiği zamanın hukuki normları uyarınca suç sayılan bir fiilin sonradan yürürlüğe giren bir düzenleme ile suç olmaktan çıkarılmış bulunması veya sonradan yürürlüğe giren düzenlemenin, suçun işlendiği zaman mevcut olan düzenlemeye göre suçlunun lehine sonuçlar doğurması durumunda, failin lehine olan sonraki normun daha önce işlenmiş olan fiillere uygulanmasını öngörmektedir.
İdare hukuku alanında, kural olarak idari işlemlerin yargısal denetimi tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılmaktadır. İdari işlem niteliğindeki disiplin cezasının da tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre yargısal denetiminin yapılması gerekmekte ise de, lehe olan normun uygulanması ilkesinin disiplin cezaları yönünden de geçerli olduğunun kabulü gerekmektedir.
Dolayısıyla, fiilin işlendiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan mevzuat ile daha sonra yürürlüğe giren mevzuat hükümleri farklı ise, disiplin cezası ile cezalandırılacak olan kişilerin lehine olan mevzuat hükmü dikkate alınmalıdır.
Uyuşmazlıkta, davacıya isnat edilen fiilin sabit olduğu anlaşılmakta ise de, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 7/D-3. maddesinde düzenlenen disiplin cezası, 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin Kabul Edilmesine Dair Kanun'un 8/4-b-5 maddesinde belirtilen disiplin cezası ile karşılaştırıldığında, 7068 sayılı Kanundaki düzenlemenin davacı lehine olduğu görüldüğünden, davacının 24 ay uzun süreli durdurma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık İdare Mahkemesi kararında ise sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE;
2. . İdare Mahkemesince verilen . günlü, E:., K:. sayılı kararın, 2577 sayılı Kanun'un temyize tabi ilk kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49/1-b maddesi uyarınca yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA;
3. Temyiz ve karar düzeltme giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 15/06/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.