EMANETEN ALINAN KREDİ KARTININ TAM VE EKSİKSİZ OLARAK TESLİM EDİLMESİ

T.C.

YARGITAY

 8. CEZA DAİRESİ

2017/24571 E.

2018/9250 K.

17.09.2018 T.

Özet: Sanığın, müştekiden emaneten aldığı ve suçun konusunu oluşturan kredi kartını tam ve eksiksiz olarak aynı gün teslim ettiğinin anlaşılması karşısında; zilyetliği kendisine devredilen mal üzerinde tasarrufta bulunmayan ve devir olgusunu reddetmeyen sanığın eyleminin, güveni kötüye kullanma suçunu oluşturmadığı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması bozmayı gerektirir.
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü:
5237 sayılı TCK.nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının; Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı gözetilerek infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
1- Sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında verilen gün karşılığı adli para cezasının belirlenmemesi suretiyle hükmün eksik bırakılması,
Yasaya aykırı ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün banka kartını kötüye kullanmak suçu ile ilgili bulunan 2. paragrafından sonra gelmek üzere “4 gün adli para cezasının günlüğü 20 TL’den hesaplanarak 80 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık hakkında güveni kötüye kullanma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Sanığın, müştekiden emaneten aldığı ve suçun konusunu oluşturan kredi kartını tam ve eksiksiz olarak aynı gün teslim ettiğinin anlaşılması karşısında; zilyetliği kendisine devredilen mal üzerinde tasarrufta bulunmayan ve devir olgusunu reddetmeyen sanığın eyleminin, güveni kötüye kullanma suçunu oluşturmadığı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 17.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.