DİNİ DUYGULARI İSTİSMAR EDEREK CİNSEL SALDIRIDA BULUNMUŞTU...66 YIL HAPSİ İSTENİYOR

DİNİ DUYGULARI İSTİSMAR EDEREK CİNSEL SALDIRIDA BULUNMUŞTU...66 YIL HAPSİ İSTENİYOR

Kendisini alternatif tıp uzmanı olarak tanıtıp bir ailenin dini inancını sömürdüğü ve kızlarına cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla hakkında "zincirleme olarak sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı" ve "dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçlarından 66 yıl 3 aya kadar hapis cezası istenen sanığın yargılanmasına başlandı.

Bakırköy 20. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, müştekiler D.Y.E., S.Y. ve tarafların avukatları katıldı. Sanık Uğur Akyol ise duruşmaya katılmadı.

Duruşmada ifade veren müşteki S.Y, sanık Uğur Akyol ile ailesinin birlikte iş yaptıklarını anlatarak, sanığın daha sonra ailelerinin dini hassasiyetlerini fark ederek dini konuşmalar yaptığını aktardı.

S.Y, ailesinin sanığın konuşmalarından çok etkilendiğini dile getirerek, "Daha sonra annem yaşadığı şeyin ne olduğunu bilmediğim bir şekilde rahatsızlandı. Her gördüğü kişiyi sanık Uğur sanıyordu. Kendi kendine konuşuyordu. Aklını kaybetmiş gibiydi, yemeden içmeden kesilmişti, uyuyamıyordu." dedi.

Annesinin bir süre sonra intihara kalkıştığını ifade eden müşteki S.Y, sanığın babasını da etkisi altına aldığını, kendilerinin de babalarının kararlarını sorgulamadığını belirtti.

Müşteki S.Y, kendisi ve kardeşine de cinsel içerikli sorular sorduğunu söylediği sanık hakkında şikayetçi olduğunu anlattı.

Mahkeme heyeti, sanık ile müşteki S.Y. arasında para alışverişleri için hesap ekstrelerinin incelenmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.

- İddianameden

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, müştekiler baba S.Y. ile kızları D.Y.E. ve S.Y'nin, avukatları aracılığıyla sanık Uğur Akyol hakkında suç duyurusunda bulunduğu anlatılıyor.

Kendisini alternatif tıp uzmanı olarak tanıtan sanık Akyol'un, kadın hastalıklarına iyi gelen bir macunun formülünü bildiğini, işlerini büyütmek için müşteki S.Y.'den yatırımcı olmasını istediği aktarılan iddianamede, sanığın sistemli ve yöntemli eylemleriyle müşteki S.Y'yi kontrol etmeye başladığı ifade ediliyor.

İddianamede, sanığın bu müştekiyi Alevilik inancının kutsal simgeleri üzerinden etki altına aldığı, bu inancın kültürel taraflarını kullanarak sürekli mesajlar gönderdiği ve kendisini de bu inançta yer alan "Seyyid" olarak tanıttığı belirtiliyor.

Sanığın dini ve inanca dair duygularını sömürdüğü müştekinin, kendisine para göndermesini sağladığı, kurban kesmek veya cinlerle korkutmak suretiyle kişinin din ve inanç simgelerini kullandığı vurgulanan iddianamede, sanığın bu şekilde zincirleme olarak müştekiyi, dini ve inancına dair duygularını sömürerek dolandırdığı kaydediliyor.

İddianamede, hukuk ofisi açarak muhtelif işler yapan diğer müştekiler D.Y.E. ile S.Y'nin de yaşanan maddi mağduriyetten etkilendiği belirtilerek, sanığın S.Y'yi etkisi altına aldıktan sonra müştekilerin tamamının hayatının alt üst olduğu, ailenin bütün düzeninin dağıldığı, çok ciddi maddi zararın yanında manevi tahribat da yaşandığı aktarılıyor.

Sanığın müşteki kız kardeşlere cinsel saiklerle yaklaşıp hürriyetlerinden yoksun kılarak, zincirleme şekilde cinsel saldırıda bulunduğu belirtilen iddianamede, bu durumlardan etkilenen kızların annelerinin de psikolojik sağlığının bozulduğu, intihara teşebbüs ettiği iddia ediliyor.

Bu olaylarla alakalı farklı bir ilde de davası ve soruşturması bulunan sanığın müşteki S.Y.'nin mal varlığına karşı işlediği eylemlerle yetinmeyerek, diğer müştekilerin meslek icrası alanına da dahil olduğu belirtilen iddianamede, hileli eylemlerden etkilenen müştekilerin maddi zarar gördükleri dile getiriliyor.

İddianamede, kazanılan maddi faydaları zimmetinde tutan sanığın "zincirleme olarak sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı", "sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı" ve "dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçlarından 15 yıl 9 aydan 66 yıl 3 aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.