MESAİ TAKİBİNDE BU HİLEYİ YAPAN YANDI! YARGITAYDAN KÖTÜ HABER..

MESAİ TAKİBİNDE BU HİLEYİ YAPAN YANDI! YARGITAYDAN KÖTÜ HABER..

alıştığı işyerinde farklı tarihlerde, iş yerine sabah mesai saatinde girdikten bir müddet sonra çıkış yapıp, akşam mesai saatinde iş yerine dönerek elektronik parmak okutma sistemi üzerinden sanki mesai süresi boyunca ordaymış gibi çıkış işlemi yapınca tazminatsız şekilde kovuldu. Mahkeme işe iade etti ancak Yargıtay,emsal nitelikte bir karar verdi.

Çalıştığı işyerinde, yüzme eğitmeni, iddiaya göre, farklı tarihlerde, iş yerine sabah mesai saatinde girdikten bir müddet sonra, iş yeri sorumlusundan izin almaksızın çıkış yapıp akşam mesai saatinde iş yerine dönerek elektronik parmak okutma sistemi üzerinden sanki mesai süresi boyunca ordaymış gibi çıkış işlemi yaptı. İşverenin, iyi niyetini suistimal ettiği, kötü niyetli olarak mesai saatleri içerisinde görev alanında bulunmadığını, işverenin güvenini kötüye kullandığı' gibi gerekçeler gösterilerek tek taraflı olarak iş akdi feshedilen yüzme eğitmeni, İş Mahkemesinin yolunu tuttu.

İşe iade dava açan mağdur personel, çalıştığı dönem içerisinde görevini tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini, feshin haksız olduğunu söyledi. Yüzme eğitmeni olarak çalıştığını, yüzme eğitmenlerinin ders saatleri dışında işyerinde bulunmakla birlikte, esnek çalıştıklarının olağan olduğunu, kaldı ki, hamilelik nedeni ile doktor kontrolüne gittiğini, işini düzgün ve düzenli yapan birisi olduğunu kaydetti.

DERS SAATLERİ DIŞINDA ESNEK ÇALIŞIYORUZ

Yüzme eğitmenlerinin ders saatleri dışında işyerinde bulunmakla birlikte, esnek çalıştıklarının olağan olduğunu , tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere yetkili amirin izni ile diğer eğitmenlerinde de zaman zaman ders saatleri dışında işyerinde olmadıklarını öne sürdü. Kaldı ki, hamileliğinin son dönemi olduğu ve hamilelik nedeni ile doktor kontrolüne gittiği, işverenin iş akdini, hamileliğinin 8.ayında sonlandırıldığını belirterek haksız feshin geçersizliğine, işe iâdesine yasadan doğan hakların ödenmesine karar verilmesini istedi.

GÜVENİ KÖTÜYE KULLANDI, SUİSTİMAL VAR!

İşyerinin yüzme havuzunda, yüzme eğitmeni olan çalışanın, hamile olmasından dolayı yaz dönemi başında çalışma programının doktor raporuna göre düzenlenerek bildirildiğini ve o programa göre çalışma şartlarının düzenlendiğini, ancak, işvereninin iyi niyetini suistimal ettiğini, kötü niyetli olarak mesai saatleri içerisinde görev alanında bulunmadığını, işverenin güvenini kötüye kullandığını, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunup yükümlülüklerini yerine getirmediğini belirterek, feshin haklı nedene dayandığını, davanın reddi gerektiğini savundu. Mahkeme, feshin son çare olması ilkesine tam olarak uyulmadığı gerekçesiyle işe iade etti. Kararı davalı İstinafa'a götürdü.

FESİH: 'GEÇERSİZ VE HAKSIZ'

Bölge Adliye Mahkemesi(istinaf), işverenin işçiyi koruma ve gözetme borcu kapsamında fesih ile eylem arasında açık orantısızlık bulunduğunu, işveren tarafından gerçekleştirilen feshin geçersiz ve haksız olduğu gerekçesiyle işverenin istinaf başvuru talebini reddetti.

İşverenin bu defa Kararı temyize götürmesiyle, devreye Yargıtay 9. Dairesi girdi.

Yargıtay, tazminatsız işten atılmayı haklı buldu.

AHLAK VE İYİNİYET KURALLARINA AYKIRILIK VAR

Emsal nitelikte bir karara imza atan Daire; 4857 Sayılı İş Kanununda, her ne kadar ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırılık halleri sıralanmış olsa bile, belirtilen durumların benzerlerinin de ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırılık teşkil edeceğine dikkat çekti. Yasadaki hallerin sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışlarının işverene fesih hakkı verdiğine vurgu yapıldı.

MESAİDEKİ USULSÜZLÜK, FESHİ 'HAKLI' KILAR

Kararda, '.. işçinin farklı tarihlerde davalı iş yerine sabah mesai saatinde girdikten bir müddet sonra davalı iş yeri sorumlusundan izin almaksızın çıkış yapıp akşam mesai saatinde iş yerine dönerek elektronik parmak okutma sistemi üzerinden sanki mesai süresi boyunca ordaymış gibi çıkış işlemi yaptığı, usulsüz bu işlemin doğruluk ve bağlılıkla bağdaşmadığı, davalı işveren tarafından yapılan feshin haklı nedene dayandığı anlaşıldığından, hükmün bozulmak sûretiyle ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.' Denildi.

9. HUKUK DAİRESİ 2017/24524 E. , 2018/8702 K.

"İÇTİHAT METNİ"


MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 2. İŞ MAHKEMESİ

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin kabul kararına karşı davalı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi davalı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.

... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi'nin kararı süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı işverene ait ... ilçesinde faaliyette bulunan yüzme havuzunda yüzme hocası olarak 2013/Kasım-19/08/2015 tarihleri arasında çalıştığını, iş akdinin, mesai saatleri içinde görev alanında bulunmadığı, bunun için savunmanın istenmesine rağmen savunmanın verilmediği ve yazının tebliğ alınmadığı gerekçe gösterilerek feshedildiğini, ancak davacının savunmasını sunduğunu, iş akdinin haksız olarak feshedildiğini iddia ederek; feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine, boşta geçen sürelere ilişkin 4 aylık brüt ücreti tutarında ücret alacağı ile 8 aylık işe başlatmama tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının davalı işyerinin yüzme havuzunda 08/12/2013-19/08/2015 tarihleri arasında yüzme eğitmeni olarak çalıştığını, davacının hamile olmasından dolayı yaz dönemi başında çalışma programının doktor raporuna göre düzenlenerek işyerine bildirildiğini ve o programa göre çalışma şartlarının düzenlendiğini, ancak davacı tarafından müvekkilinin iyi niyetini suistimal ettiğini, davacının kötü niyetli olarak mesai saatleri içerisinde görev alanında bulunmadığını, işverenin güvenini kötüye kullandığını, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunup yükümlülüklerini yerine getirmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

C) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk derece mahkemesince, davacının yüzme eğitmeni olarak çalıştığı, yüzme eğitmenlerinin ders saatleri dışında işyerinde bulunmakla birlikte, esnek çalıştıklarının olağan olduğu, tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere yetkili amirin izni ile diğer eğitmenlerinde de zaman zaman ders saatleri dışında işyerinde olmadıkları, kaldı ki davacının hamileliğinin son dönemi olduğu ve hamilelik nedeni ile doktor kontrolüne gittiği, iş akdinin davacının hamileliğinin 8.ayında sonlandırıldığı, davacının işini düzgün ve düzenli yapan birisi olduğu, her ne kadar davalı taraf fesih bildirimini yazılı yapılmış ise de, fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmediği, feshin son çare olması ilkesine tam olarak uyulmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) İstinaf başvurusu :
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
E) İstinaf Sebepleri:
Davalı vekili istinaf başvurusunda; davacının fesih bildirimi kendisine bildirildikten sonra sırf davada delil olması adına sözde savunma verdiğini, davacıya fesih bildiriminin 19/08/2015 tarihinde ... 21. Noterliğinin 28685 yevmiye numaralı yazılı ile gönderildiğini, davacının savunma vermediğinden ve tebellüğden imtina ettiğinden açıkça bahsedildiğini, davacının savunma yazısını fesih bildirimi noterden gönderildikten sonra sunduğunu, davacının istendiğinde savunma vermekten kaçındığını ve daha sonra mahkemeyi yanıltmak için tarihsiz savunma yazısı düzenleyip whatsapp adlı programdan gönderdiğini, bu durumda davalının fesihten başka çaresinin kalmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
F) Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge adliye mahkemesince, davacının yüzme eğitmeni olarak davalı işyerinde çalıştığı ve hamile olduğu, bu nedenle havuz dışında gebeliğini tehlikeye atmayacak pozisyonda çalıştırılması gerektiğine ilişkin doktor raporunun bulunduğu, işveren tarafından işyerinde sürekli bulunmasını gerektirecek bir pozisyonda görevlendirildiğinin ispatlanamadığı, davacının davranışı nedeniyle iş akışının bozulduğunun iddia ve ispat olunamadığı, tanıklar tarafından davacının gebeliğinin sıkıntılı olduğu, davacının da bu nedenle sık sık doktora kontrole gittiğini belirtmiş olması karşısında, işverenin işçiyi koruma ve gözetme borcu kapsamında fesih ile eylem arasında açık orantısızlık bulunduğu, işveren tarafından gerçekleştirilen feshin geçersiz ve haksız olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvuru talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
G) Temyiz başvurusu :
Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararına karşı davalı vekili temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
H) Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu'nun 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere yasadaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı işçinin farklı tarihlerde davalı iş yerine sabah mesai saatinde girdikten bir müddet sonra davalı iş yeri sorumlusundan izin almaksızın çıkış yapıp akşam mesai saatinde iş yerine dönerek elektronik parmak okutma sistemi üzerinden sanki mesai süresi boyunca ordaymış gibi çıkış işlemi yaptığı, usulsüz bu işlemin doğruluk ve bağlılıkla bağdaşmadığı, davalı işveren tarafından yapılan feshin haklı nedene dayandığı anlaşıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz edilen kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve Dairemizce 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20/3. maddesi uyarınca aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
Hüküm: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz edilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2- Davanın REDDİNE,
3- Alınması gereken 35,90 TL. karar- ilam harcından davacının yatırdığı 29,20 TL. peşin harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL. karar- ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4- Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 200,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5- Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.180,00 TL. ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, dosyanın ilk derece Mahkemesine kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Kesin olarak 16.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.